Telefon
WhatsApp
CHP BURSA MİLLETVEKİLİ ORHAN SARIBAL: “İKTİDARIN PLANLI ÜRETİM YOL HARİTASI, İTHALATIN YENİ ROTASI”

AKP iktidarının 2024-2028 dönemi için hazırladığı Hayvancılık Yol Haritası,
“ithalatın biteceği” vaadiyle duyurulmuştu. Ancak aradan geçen süre, tarım
politikalarında söz ile uygulamanın nasıl ayrıştığını bir kez daha gösterdi. CHP
Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal’ın Tarım ve Orman Bakanı İbrahim
Yumaklı’ya yönelttiği soru önergesine gelen yanıt, kamuoyuna açıklanan
hedeflerle sahadaki gerçekler arasındaki uçurumu gözler önüne serdi. CHP
Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, 26 Şubat 2024 tarihinde açıklanan 2024-2028
Hayvancılık Yol Haritası kapsamında, üç yıl içerisinde Türkiye’nin
hayvancılıkta kendi kendine yeterli hale geleceği ve ithalatın sona ereceği
yönündeki taahhütlere rağmen, canlı hayvan ithalatının sürdüğüne dikkati çekti.
Sarıbal, Et ve Süt Kurumu’nun TİGEM işletmelerinde hazır bulunan canlı
kasaplık hayvanların yanı sıra, Ramazan ayına kadar yaklaşık 40 bin canlı
hayvanın tedarik edildiğini hatırlattı. Ayrıca, 1 Ocak 2025 tarihinde yürürlüğe
giren yeni düzenlemeyle damızlık sığır ithalatında “Hastalıktan Ari Sağlık
Sertifikası” zorunluluğu getirildiğini, bu belgeye sahip olmayan işletmelerin
ithalat yapamayacağının açıklandığını belirtti. Milletvekili Sarıbal, verdiği soru
önergesinde bakanlık sistemine kayıtlı kaç adet hayvancılık işletmesi
bulunduğunu, bu işletmelerde bulunan hayvan sayısını, Türkiye genelinde
hastalıktan ari işletme belgesine sahip işletme sayısını, hayvan varlığının son 1
yılda ne kadar arttığını, 2024 yılında buzağı desteğinden faydalanan işletme
sayısını, sübvansiyonlu kredilerden kaç küçük aile işletmesinin yararlanacağını
sordu. Sarıbal, özellikle 10 baş hayvanla sınırlı desteklerin 2026 yılında sona
ereceğinin duyurulduğunu hatırlatarak, bu kapsamda Ziraat Bankası’nın bazı
gerekçelerle küçük işletmelere kredi vermediği iddialarını da Meclis gündemine
taşıdı. Bakanlık, soru önergesine verdiği yanıtta destek programlarını, verimlilik
projelerini, yeni sistemlerini anlatırken, Milletvekili Sarıbal ithalat, üretim
geriliği ve küçük işletmelerin dışlanması gibi temel başlıklara tatmin edici bir
yanıt gelmediğini söyledi. “Bakanlık, destek sistemini “planlı üretim” söylemi
üzerinden temellendirse de uygulamada asgari 10 baş hayvan sınırı gibi
kriterlerle küçük çiftçiyi sistemin dışına itiyor” diyen Milletvekili Sarıbal,
“Kimin destek alacağı baştan belli; holdingler, büyük çiftlikler ve iktidarın
çevresi” dedi.

KAĞIT ÜSTÜNDE BOL, SAHADA BOŞ VAATLER
Bakanlığın verdiği yanıta göre; temel hayvancılık ve ürün geliştirme destekleri
olmak üzere iki ana gruba ayrılan yeni sistem, aile işletmeleri, genç ve kadın
üreticiler ile örgütlü çiftçilere ilave teşvikler sunmayı hedefliyor. Temel
hayvancılık destekleri; büyükbaş, küçükbaş, arıcılık, ipek böcekçiliği gibi üretim
dallarını kapsarken, çiğ süt, besilik erkek sığır ve tiftik üretimi de ürün
geliştirme desteği kategorisine alındı. Planlama bölgelerinde üretim yapanlar ile
ari işletmelere, kendi tankında süt soğutanlara ve sözleşmeli üreticilere ek
destekler sunulacak. Yeni model kapsamında ilk kez oğlak ve kuzuya destek
ödemesi yapılacağı, doğduğu işletmeden kesime giden erkek sığıra teşvik
verileceği ve gezginci arıcılara da ilave katkı sunulacağı duyuruldu.
Hayvancılıkta verim artışı için “yüksek vasıflı damızlık temini” ve “suni
tohumlama” yöntemleri ön plana çıkarılırken, etçi ırkların yaygınlaştırılması
hedefiyle başlatılan projeler kapsamında 42 ilde dezavantajlı üreticilere ücretsiz
hizmet verildiği kaydedildi. Sütçü ırklara etçi ırk sperması ile suni tohumlama
yapılarak hem karkas verimi hem de kırmızı et arzının artırılması hedeflendiği
dile getirilirken, buzağı desteklemesi, soy kütüğü, embriyo transferi ve genomik
damızlık değer tespiti gibi başlıklarda da üreticiye çeşitli destek kalemleri
sunulduğu belirtildi.
1,5 MİLYON İŞLETMEDEN SADECE 1.340’I SAĞLIKLI
Bakanlık verilerine göre TÜRKVET sistemine kayıtlı 1 milyon 458 bin aktif
işletme bulunuyor. Ancak 2024 yılı sonu itibarıyla hastalıktan ari işletme sayısı
yalnızca bin 340. Bu oranın ari işletme sertifikası olmayan çok sayıda üreticinin
ilave desteklerden yararlanamadığına işaret ettiğini belirten Sarıbal, “Bu oran,
ülkede hayvancılığın ne kadar kırılgan bir zemine oturduğunu, salgın hastalıklar
ve verim kayıplarıyla nasıl mücadele edildiğini gözler önüne seriyor. 2024
buzağı desteğinden faydalanan işletme sayısı 701 bin olarak açıklanırken,
bakanlık çiğ süt üretimi ve hayvan varlığına dair projeksiyonların TÜİK
üzerinden takip edilebileceğini belirtiyor. Üreticilerin finansmana erişimi için
yüzde 25 ila 100 arası hazine faiz destekli kredi paketleri sunulduğu, 300 bin
TL’ye kadar sıfır faizli kredi imkanı ve 10 milyon TL’ye kadar yüzde 50-100
aralığında faiz destekli kredi olanaklarının bulunduğu ifade ediliyor. Ancak
sahadan gelen veriler, özellikle küçük aile işletmelerinin bu kredilere ulaşmakta
ciddi zorluk yaşadığını gösteriyor. Kağıt üzerinde gösterilen destekler sahada
karşılık bulmuyor. Ziraat Bankası aracılığıyla verilen krediler ve faiz indirimleri
övülürken, aynı bakanlık küçük aile işletmelerine bu desteklerin neden
verilmediğine ilişkin iddiaları yanıtsız bıraktı. Bir çiftçinin 300 bin TL’lik sıfır
faizli krediye ulaşması zor. Üreticiyi, bürokratik ve maliyetli belgelerle sistemin
dışına itiyorlar. Aile işletmesinin bu belgeleri alabilmesi için ne altyapısı var ne
de danışmanlık hizmeti alabileceği bir kamu politikası. AKP’nin 2024-2028 yol
haritası; üretimsizliğe ve dışa bağımlılığa çıkan bir haritadır. Hayvancılık,

iktidarın gözünde stratejik değil, ithalat kalemi olarak yer alıyor. İthalata bağımlı
bu anlayışla ne kırmızı et sorununu çözebiliriz ne de üreticinin yüzünü
güldürebiliriz” diye konuştu.
15 YILDA CANLI HAYVAN VE KIRMIZI ET İTHALATINA 12 MİLYAR
DOLAR ÖDENDİ
AKP 23 yıllık iktidarında uyguladığı politikalarla hem hayvancılığı hem de
karma yem üretimini ithalata bağımlı hale getirdiğini kaydeden Sarıbal, son 15
yılda yapılan canlı hayvan ve kırmızı et ithalatının Türkiye’ye maliyetinin 12
milyar dolara ulaştığını söyledi. Açıklanan bu yol haritasının somut hedeflerinin
olmadığını vurgulayan Sarıbal, “Hayvancılık desteklerinin toplam tarımsal
destekleme ödemeleri içerisindeki payı son beş yılda yüzde 36’dan yüzde 21’e
kadar düşürülmüştür. Yol haritasının en önemli eksiği yem sorununun
çözümüne hiç değinilmemesi. Oysa canlı hayvan ithalatının yanı sıra hayvanları
beslemek için fabrika yemi üretiminde kullanılan hammaddelerin ithalatı için
her yıl milyarlarca dolar ödeniyor. Buna karşılık mera alanları amacı dışında
kullanılmakta ve tahrip ediliyor. Açıklanan yol haritasının ülkemizi
hayvancılıkta ithalat bağımlılığından kurtaracağı iddiasını inandırıcı bulmak
mümkün değil” ifadelerini kullandı.

0 Yorum

Henüz Yorum Yapılmamıştır.! İlk Yorum Yapan Siz Olun

Yorum Gönder

Lütfen tüm alanları doldurunuz!

Puan Durumu

Takım OM G M P
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20

Yazarlarımız

Merkez Nöbetçi Eczaneler

Adıyaman/Merkez
Eğitim Eczanesi
0416 225 23 00
Yunus Emre Mah. Şifa Cad. 400 Yataklı Araştırma Hastanesi karşısı No:24 B


Adıyaman/Merkez
Özgün Eczanesi
0416 216 00 25
Fatih Mah. Kireçhane Cad.eski Fatih Karakolu bitişiği ve 19 Nolu Aile Sağlık Merkezi yanı No:22 / A


Adıyaman/Merkez
Turan Eczanesi
0539 896 62 75
Varlık Mah.1523. Sokak Askerlik Şubesi aşağı yan sokak içi, 5 Nolu ASM karşısı No:12/1


Sinop/Merkez
Cemre Eczanesi
03682615705
YENİ MAH. OKULAK SOK.NO:15


Karaman/Merkez
Hayat Eczanesi
0338 213 76 76
Cumartesi Pazarı Civarı 1 Nolu Sağlık Ocağı Karşısı Cedit Öğrenci Yurdu Yanı Hamidiye Mh.Ereğli Cd.No:63/B KARAMAN


Karaman/Merkez
Eylül Eczanesi
0338 212 92 92
Perşembe Pazarı içi 2 Nolu Sağlık Ocağı Yanı Alişahane Mahallesi 182. Sok. No:2/A KARAMAN


E-Bülten Aboneliği